23 Temmuz 2011

Shinee Minho

Divriği ve Sivas




Divrigi

[Amasya-Sivas-Divrigi]  396Km & 5:00 Saat

Divriği mi? Orası neresi? Orada ne var ki, boşver kızım ya...
Kız arkadaşımın ısrar ile geldiğim küçük şehir Divriği.
Terminal var ama terminal gibi durmuyo sanki tavuk, dana, kuzu eti satan dükkan gibi.
Divriğide tek buyük şey de Ulu cami. Bakalım ne kadar güzel.


UNESCO boş boşuna dünya mirasını vermiyo zaten. Kapılarda şekilendirilen sanat, gözüme girdi. Çok sıcaktı hem havadan hem bunu yaptığı adamın ruhundan ısı geldi. Şaşırdım. Açıkçasi, Kore'de gezilecek yer pek yok. Genelde hep budistlerin yaptığı bina ve krallar oturmuş olduğu saraylar. Ama ben Türkiye'nin nereye gitsem mutlaka fotoğraf makinesini çıkarıp durmadan tuşa basmak zorundayim.
 Önyargı ne kadar korkunçu ama ne kadar kolay. dusunmek cok basit. İstediğin herşeyi istediğin gibi düşünebilirsin. Çok fena birşey. Mesela bu ufak şehire gelmeden önceki kendim gibi. Bu yüzden bol gezmek lazim. Kenidimi ne kadar küçük olduğumu en hızlı öğrenebilirim. Kendimde ne kadar küçük ve yanlış düşündüğümü bilebilirim.

Resimden gördüğünüz gibi güneş oradan şuradan beni vuruyo. Şimdi guzel bir olay. Ben neden Türklere seviyom.

Susaıik ve küçük (dediğim gibi burdaki herşey küçük xD) bir martkete içecek almaya girdim, iki tane xxxx aldık ve 20 lirayi verdik.
Adam diyoki
"bozuk yok mu.?"
"Ewt maalesef."
"Ha bi dk siz yabanci misiniz nerelisiniz"
"Ewt Koreliyiz"
"Arkdaşım, kardeşimden para mı alıp mal mı satcam? Yok iç iç hersey iç"

O gün akşam o markete bir daha uğradım. Meyve bırakıp çıktım. Peki niye? Bana bedava içecek verdiği için mi? Hayır.
Ben sadece otele dönerken kardeşime bi uğrayım diye.
Hava sıcaktı ve insanlar da sıcakt  ;D

After School

2PM Hands Up!



Amasya





TVXQ

Amasya

[Ankara-Merzifon-Amasya] : 336 Km & 4:00 saat
09.Haz.2010

 Ankara'ya gri şehir dersem, Amasya için yeşil şehir yakışır. Heryerde ağaç ve kafamı kaldırsam dağlar görünür. Nereye gitsem yanımda ırmak koşuyor ve serin ve hafif rüzgar sırtımı vurur. Sokaklar temiz ve insanlar yüzünde hep mut ve rahatlık çizildi.

 Tarihsel yerlere pek ilgilenmezdim ama Türkiye beni çevirdi. Ewt. Geçimiş aslında geleceğimizdir. O zamanlarda nasıl bir olay vardıysa o olay sürekli tekrarlanmaktadır. Kral mezarlığına çıkarken bir Türk gelip seve seve anlatımaya başladı ilk 2dk mezarlık hakkında sonra 15dk da bonus olarak kendisi hakkinda ;D eğlenceydi. Kendisini 15dk anlatırken benim hakkımda hiç bir şey sormayan ilk Türk olarak defterime adını yazdırdiı. Camilere, insanlara, sokakta satılan mısırlara bakarak vaktimi geçirdim. Günes batarken manzaralar tek kelime ile; HARIKA.


Üstüme karanlık inerken artık ayrılma zamanı. Son bir daha yüreyim bu şehiri. Karelerime ve gözlerime bütün sahne almayı çalışırken gece oldu. Hani dedim ya başta. Bu şehir yeşilikle dolu. Gece de bu özeliği kaybetmedi. Bana son yeşilik hediye.



Terminal etrafında serin hava almak için oturdum. Bir delikanlı ile sohbet ettim. Adam nişanlı yanına gelmiş ve dönüyor Tokat'a. O gece iki adam üzgün. Biri kız arkadaş ile ayrılmak üzere biri Aamasya ile ayrılmak üzere. Ama o gece umutlu iki adam vardı. Biri 1 ay sonra gelip aşık ile evlenmek üzere ve biri mutlaka bir gün bu şehire dönebileceğini inanıyor. Gece 11 otobüse beklerken bi anons. 1 saat ertelenmis. Bu anons 3 kere tekrarladı.  Gece 2'de ancak binebildim.  

22 Temmuz 2011

Koreliler nasıl?

Benim için en zor 3 tane soru var.
1. Anne mi daha seviyorsun yoksa baba mı?
2.Kuzu pirzola mı yoksa iskender mi?
3.Koreliler nasıl insanlar?


Koreliler nasıl?
Iyi insandir herhalde. Sıcak kanlı, müziği sever, gezmeye sever, yavaş internetten dayanamazlar (Kore'de bütün internet 100MBten başlıyo.), resim çekmeye sever, çaliskan, disiplin, yaptığı hatalara kabul eder, sokağa çöp atamaz, yeşil ışıklarda karşıya geçer, sıra ile biner iner, gürültü yapmaz, yabancılara pek ilgi çekmez (güzel kızlara hariç), 1 yaş fark olsa bile saygı gösterir, herkes smartphone kullanır, içki sever, japonlar'ı Çinler'i pek sevmez, eğitime çok önem verir, ingilizce'ye önem verir, parayı sever, 5 liralık yemek yiyip 10 liralık kahve içer, modaya takip eder, elbiselere dikkat eder, hergün duş alır, iş ve arkadaş ayırır, tevazudur, toplum içinde sessiz kalır ve özgür için savunur ama diğerlere zarar vermez.


 Ben bu sorudan niye hep kaçıyorum.
 1. Ben dünyanın bütün insanlar, milletler aradan fark olmadığını düşünüyorum. Heryerde kötü insan vardır ve iyi insanlar vardır. Diyelim ki bütün Türkler genelde iyi nitelikli oluyo. Ama bir kere yandık mı, ağızından sınırsız fena kelimeler dökülür ve önce hisettiği iyi noktalar kafamdan yıkanır. Ewt arkadaşlar ben şöyle düşünüyorum. Kendisi diğerlere iyi davranmaya, saygı göstermeye ne kadar çabayı gösterebilirse ve hazır ise herkes ona iyi yapar. Ama içimizde ne kadar süphe ve önyargı varsa maalesef karşımızda oturanlar kötü insan olarak gorünür. Yani bir insan iyi veya kötü olmak belki de elimizdedir.  
 2. Bazılar kabul etmemeye hazır. Ben ne dersem hayır diyecek. Sebepsiz ve mantıksız. Bana bu olay çok yaşamıştı. Bakışlarımız hep farklıdır ama bana soru sormak aceba benim bakışım nasıl diye degil miydi. Neyse hep komik ve ilgi çekici şeyleri yazıyordum ama bugün biraz sıkıcı olabilir.

Özet : Bana gelen mesajlardan çogu bunu soruyo. "Koreliler nasıl?"
Cevabım şöyle "Türk gibidir ya da senin gibidir."

20 Temmuz 2011

kedi kedi


kedi Çok tatlı wahahahaha

Korece öğrenmek isteyenlere buyurun

Merhaba arkadaşlar. Sanırım Koreceyi öğrenmek isteyenlerin sayısı bayağı varmış.
Ben de tanıdığım bir arkadaş var. Bildiğim Türklerden en iyi konuşan ve en iyi bilen.
Kendisi TÖMER'de Korece hoca olarak geçirdi. Şuan İstanbul'da yaşıyor ve Kore şirketinde çalışıyor.
kimhesim@hotmail.com
Buyurun email atın
iyice öğrenin sonra da beniöle korece konuşak ;D

Kore'de okumak isteyenlere.

Sizin için oküz gibi araştırdım. Ben bir yabancı olarak Kore'de hiç yaşamadım için turkler kore'de okuyabilmek için neler gerektiğini bilmiyom. birde yanlış bilgi vermek istemiyorum. Tabiki gerçekten okumak isterseniz o kadar çabanız göstermeniz lazım.
Önemli okul URL yi yazıyom araştırın. ingilizce bilmiyorsanız bilen bi arkadaşınızdan isteyin. hadi size bol şanslar!
http://www.yonsei.ac.kr/eng/
http://www.korea.edu/
http://builder.hufs.ac.kr/user/hufsenglish/index.html
http://www.kaist.edu/english
http://e.sookmyung.ac.kr/
http://www.ajou.ac.kr/english/intro/main.jsp
http://www.mju.ac.kr/ENG/index.jsp
http://www.kyunghee.edu/html_2011/
http://www.sogang.ac.kr/english/index.html

bugünler pek vaktim yok. Vaktim olursa okular'a email göndercem sorcam. ama vaktim olursa!

18 Temmuz 2011

Sanki Kore'li değilmişim

Ankara'nın en kalabalık bir noktasından biri olan Ulus. Kocaman Atatürk heykeli var ve butün otobüsler burdan geçer. Ankara'da oturan herkez burayı biliyo, bilmek lazım ve bilmeli. Bir gün burada bir arkadaşımla buluşcam. Offff ama evden çıkmadan stres gelmeye basladı çunkü orada durup bekleyince herkes beni bakar ve gelip bin tane sorular sorar. Nerelisin diye başlayıp babanın maaşı ne kadar diye. hatta benim arabam dandik Hyundai, lastik bozuk Kore'de aceba ne kadar diye. Neyse.  Bir anda kafama bi fikri geçerken yakaladım.Ewt fikrim şöyle.
Günes gözlüğünü takayım ve şapka takarım o zaman kimse beni tanıyamıcak. Ne kadar zekiyim wahahahahahah.
Gördüğünüz gibi hiç dikkat çekici değil. Kimse beni bakamaz. Eksiksiz kusursuz.
Evden şarkı dinleyerek çıktım otobüse bindim rahatça Ulusa vardım.
Beklediğim gibi arkadşim geç gelecekmiş ben de bir yerde oturdum etrafıma baktım super! işte kimse bana bakmıyor!
10 dk felan geçti. Zaten bu kanka 30 içinde gelse allah şükür. Aferin diyeceyim derken bi amca yanıma geldi oturdu. Allahım yandım.
"Sen nerelisin?"
"Ankaraliyim abi (yani yabancı değilim hoşşşşş git)"
"ha tamam... seb hiç antalyaya gittin mi"
"(bu da ne ya neyse en azdan yabancı olduğumu yakalanmadım) ewt gittim"
"Nerelere gezdin peki"
"Serik Belek Side Kale içi heryere gezdim"
bu şekilde 10dk felan konuştum ve adam da konu kalmamış yanımdan ayrılacakmış.
"tmm sağol uzak doğu kardeş"
"hadi güle gül......(Ne? Uzak doğu kardeş mi?)"
O anda arkamdan tuhaf bir his geldi ve döndüm 30 kişi arkamda beni dinliyor. Cuma günü camideki imama dinliyomuş gibi.
Evet. Ben nereden baksam koreliyim. O gün arkadaşım bayağı geç geldi. 30 dk felan. Ama benim icin sanki 3 saat gibiydi xD